Klasik bir Marvel filmi nasıl oluyorsa bu da o çeşit. Eksiği yoktu. Orijin hikayesi değil haliyle, "prequel" olarak bakarsak da yeterli bir film. Florence Pugh'u başka Marvel projelerinde görmek güzel olabilir. Scarlett Johansson'a ve Natasha'ya sevgiler.

Sinemada izlemedim filmi, şart olduğu düşüncesinde de değilim bu arada. Uzun ara sonrası sinemaya yeniden uğramak isteyenler için bir alternatif olabilir tabii.

Not: 1 tane after-credit sahne var. The Falcon and the Winter Soldier dizisini de izleyenler için biraz daha anlamlı olabilir. Dahasına da nasılsa vakti geldiğinde bakarız.

Pek benlik olmasa da yer yer eğlendiğim bir film oldu. Orijinalini izlemediğimden karşılaştıramam ama neden beğenildiğini anlayabiliyorum. Bunu da sevenler çıkabilir. Ekibe özellikle sevgiler.

Netflix’in Türkiye yapımı diğer orijinal filmlerine bakarsak [+Yarına Tek Bilet, 9 Kere Leyla, Azizler] şu haliyle en iyisi bu. Saçma bir çıta olduğu için by default olabilir gerçi ama olsun o kadarı. Çağatay Ulusoy her zamanki gibiydi ama hakkını yemeyeyim, çocuk oyuncuyu da iyi seçmişler.

Filmi final kısmı için çekmişler intibası var üzerimde. Tahmin ettim mi? Aşağı yukarı ettim doğruya doğru. Ama bundan dolayı rahatsız değilim.

Snyder's Cut, orijinal Justice League'den bence biraz daha iyi. Ama pek de iyi değil yine de. Beklendiği gibi CGI'a bulamış resmen filmi, bu kadarı alerji bile yapabilir insanda.

4 saati yedi parta ayırmaları fena olmamış. Ben tek seferde izleyince pek de bir anlam ifade etmedi tabii. Ayrıca cidden ortaya neredeyse başka bir film çıkmış sanki, bu açıdan Zack Snyder'a hak verdim. Umarım bir daha bu tarz bir Director's Cut tartışmasını -asla- görmeyiz.